Sağlığımızın sigortası: Glutatyon – Sözcü Gazetesi 19/04/2019

Sağlığımızın sigortası: Glutatyon

Vücudun sağlıklı kalmasını sağlayan en önemli moleküllerden biri olan glutatyon, yaşlanma süreciyle azalıyor… Dr. Nergiz Van den Berk, vücuttaki bu molekülü artırmanın yollarını anlattı.

Zararlı kimyasallara karşı koyan, “Biyolojik iç dengemizin” vazgeçilmez ileri uç oyuncularından olan doğal mucize glutatyon; güçlü bir antioksidan… Karaciğerde, sistein, glisin ve glutamik asit adlı 3 aminoasitten oluşan glutatyon, her hücreye enerji veren mitokondrilerin dengesi ve olmazsa olmazı… Kronik hastalıkların ve kanserin oluşma sebebi, bu dengenin tersine dönmesidir. Özellikle aşırı miktarda gıda tüketimi mitokondrinin iş yükünü artırırken, şeker, un/nişasta yüklü çöp besinler sistemi tıkayıp mitokondrinin fonksiyonunu bozuyor. Mitokondrilerin hücrelerin enerji ihtiyacını karşılayamaması halinde, kalp hastalığı, tip 2 diyabet, kanser ve Alzheimer hastalığı gibi hastalıkların riski artabiliyor.

EN GÜÇLÜ ANTİOKSİDAN

Toksinler vücuda deri, akciğerler ve bağırsaklar yoluyla giriyor. Her bir toksini arındırmak için vücudun çok güçlü bir anti-toksin temizlik kapasitesi mevcut. Bu temizleme fonksiyonu için temel görevi glutatyon sağlıyor. Toksinlerin temizliğinde başrol oynayan glutatyon, yaşlanma süreci ile birlikte azalıyor. Ancak doğru beslenme ve sporla bu durum tersine çevrilebiliyor.

Düzenli egzersiz mitokondriyal sistemimizi aktive ederek vücuttaki glutatyonu artırıyor. Vücuttaki glutatyon seviyesini artıran besinler ise şöyle sıralanabilir: Devedikeni, roka, brokoli, lahana, karalahana, Brüksel lahanası, soğan, sarımsak, karnabahar, hardal otu, turp, şalgam, su teresi, nohut, ciğer, mercimek, ıspanak, avakado, pancar, ay çekirdeği, hindi eti, yumurta, mantar, esmer pirinç, tahıllar ve alabalık.

Sözcü Gazetesi 19/04/2019